İlk önce şu tezi bir çürütelim.
“Para ile mutluluk olmaz.”
Atalarımızın yıllar önce kullandığı bu söz; küreselleşen dünyada iyice değerini kaybetti. Öyle bir çağda yaşıyoruz ki; her işin başı para. İçtiğimiz su, yediğimiz yemek, giyeceklerimiz… Fark ettiyseniz bunların hepsi bizim zorunlu ihtiyaçlarımız. Zevki ihtiyaçlarımızı saymıyorum bilene.
Para; dost kaybetmenin en kestirme yollarından biridir. Verirsin problem yok. Geri istersin düşman olursun.
Para ile mutluluk olur arkadaşlar. Evleneceğin zaman düğün yaparsın, paran vardır; rahatsın. “Allah korusun!” hastasın ve ameliyat olman lazım ve bunun akıbetinde ameliyat olmak için para lazımdır; paran var, mutlu olursun. Çocuğunla gezerken, çocuğun senden baloncuyu görüp, balon istedi. Diğer çocukların balonla oynadığını görüp senden almanı istedi; sende para vardır, alırsın. Mutlu olursun. Bir de bu olayların tam tersini, paranızın olmadığını düşünün. Sıkıntı, hem de büyük sıkıntı.
Gelin sonuca siz varın.
Para insanoğlunun altıncı duyusudur. O altıncı duyu diğer beş duyumuzu keyifle kullanmamızı sağlar.(Richard Ney)
Para yağmuru altında çok şeyler delinir. (Thomas Caryle)
Ve son olarak;
Para,para,para(Napolyon)
Yüce rabbim bizleri hayırlı parayla mutlu etsin. Güneşli günler sizinle olsun ve yüzünüzden hiçbir zaman tebessüm eksik olmasın.
Esen kalın.